3. Hz. Muhammed Bilgiye Önem Verirdi

Bir gün Hz. Peygamber mescide girdiğinde iki grup görür. Bir kısmı namaz (nafile) kılmakla diğer bir kısmı da ilim öğrenmekle meşguldür. Onlar için şöyle der: “...Her iki grup da iyi şeylerle meşguldür; şu var ki bir şey talep ederek dua edenlere o şeyi verip vermemek Allah’a aittir. Hâlbuki diğer gruptakiler ilim elde ediyorlar ve böylece cehaleti savıp kovuyorlar. Bana gelince ben öğretmen olarak gönderildim.” (İbn Mace, Mukaddime, 17.) Sonra Hz. Muhammed, ilim öğrenenlerin arasına katılıp oturmuştur. O, bu tavrıyla bilgi öğrenmekle uğraşan kimselerin değerini yükseltmiş ve insanları ilme teşvik etmiştir. Peygamberimiz bir hadisinde, “İlim tahsil etmek her Müslüman erkek ve kadına farzdır.” (İbn Mace, Mukaddime, 17.) buyurmuştur.

Hz. Muhammed Medine’ye hicret ettiğinde burada bir mescit yaptırmıştır. Bu mescidin bir bölümünü de eğitim faaliyetlerine ayırmıştır. Hz. Peygamber, nerede ve kimde olursa olsun faydalı ilimlerin öğrenilmesini teşvik etmiştir. Örneğin Bedir Harbi’nde esir düşen düşman askerlerinden okuma yazması olanların, Medineli on Müslümana okuma yazma öğretmesi karşılığında serbest bırakılmalarını istemiştir. Bir hadisinde “İlim, müminin yitik malıdır. Onu nerede bulursa alsın.” (Tirmizî, İlim, 19.) buyurarak bilginin evrenselliğine dikkat çekmiştir.

Hz. Muhammed, bilgi öğrenme faaliyetinden uzak kalmamak gerektiğini şöyle öğütlemiştir: “Ya öğreten ya öğrenen ya dinleyen ya da bunları seven ol. Beşincisi olma helak olursun.” (Abdullah Özbek, Bir Eğitimci Olarak Hz. Muhammed, s. 73.) Bizler de ya öğreten ya öğrenen ya dinleyen ya da onları seven bir kimse olmalıyız.


 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol